Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası üyesi olan ve TCDD 3.Bölge Müdürlüğü İzmir Trafik ve İstasyon Yönetim Servis Müdürlüğünde Müdür Yardımcısı olarak görev yapan Ünal Karadağ’ın sözde rotasyon adı altında Malatya’ya sürgün edilmesi üzerine sendika tarafından TCDD Genel Müdürlüğü önünde basın açıklaması yapıldı.
BTS Genel Başkanı Hasan Bektaş tarafından okunan basın açıklaması şöyle;
164 yıl önce ülkemizde ulaşım hizmeti vermek üzere kurulan demiryollarımız geçen zaman içinde bir yandan ulaşım hizmeti verirken bir yandan da gittiği her yere medeniyeti götürmüştür. Köyler, kasabalar ve şehirler Gar ve İstasyonların etrafında şekillenmiş, Cumhuriyetin ilan edilmesi ile ülkemizin gelişmesinde önemli bir rolü olmuştur. Kısacası; Gazi Mustafa Kemal’in de dediği gibi; “Demiryolları Refah ve Ümran Tevlit etmiştir.”
Bu değerli kurum ne yazık ki 1950 yıllarda gerileme sürecine girmiş 2000’li yılların başından itibaren de AKP iktidarı ile birlikte yanlış ulaşım politikaları nedeniyle kamuoyunda hızlandırılmış tren kazasıyla başlayan ve devam eden kazalara ilaveten, liyakatsiz atamalar, siyasi kadrolaşmalar ve son günlerde de sürgünler ile anılmaya başlanmıştır.
164 yıllık tarihinin son 20 yılında özellikle serbestleşme adı altında TCDD’nin parçalanmasına neden olan düzenlemelerle birlikte hiçte hak etmediği şekilde bozulan yönetim anlayışı, özellikle yakın zamanda yapılan uygulamalarla iş barışının da zedelenmesine neden olmuştur.
Bugün AKP hükümetinin ve Memur-Sen’in talimatlarını yerine getiren TCDD bürokratlarının, ayrımcı, keyfi, liyakatsiz ve kadrolaşmaya dönük adımlarından biriyle karşı karşıyayız.
Sendikamız üyesi olan ve İzmir TCDD 3.Bölge Müdürlüğü, Trafik ve İstasyon Yönetim Servis Müdürlüğünde Müdür Yardımcısı olarak görev yapan Ünal Karadağ sözde rotasyon adı altında Malatya’ya sürgün edilmiştir.
Yapılan bu sürgünün, üyemiz Ünal Karadağ nezdinde Sendikamıza yönelik bir gözdağı olduğu açıktır.
Herkes çok iyi bilmelidir ki Ünal Karadağ’ın sürgün kararı Memur-Sen’in toplusözleşmelerde emekçileri pazarladığı odalarda alınmıştır.
Kamuoyuna liyakatsizliği ile mal olmuş ve üstelik atama şartlarını da taşımadığı için geçici görevle başkanlık yaptırılan bir kişinin, ‘sırf sendikalı olmaktan başka hiçbir özrü olmayan çalışkan bir insanı ailesini de huzursuz ederek sürgün etmek’ adaletsizlikten öte bir durumdur.
Biz özellikle son süreçte; TCDD Trafik ve İstasyon Yönetimi Dairesince uygulanan personel politikası başta olmak üzere,
Demiryollarında liyakatsiz atamaların yanlışlığını,
TCDD’nin altyapı ve tren işletmeciliği olarak ikiye ayrılarak parçalanmasını,
Çorlu ve Marşandiz tren kazalarının gerçek nedenlerini,
Demiryollarına ait taşınmazların peşkeş çekilmesini,
İş Sağlığı ve Güvenliğini tehdit eden uygulamalara son verilmesini,
Ve pek çok konuda görüş ve değerlendirmelerimizi kurum yetkilileri ile birlikte basın ve kamuoyuyla da paylaştık.
Bugün, dünyanın en güvenli ulaşım sistemi olarak kabul edilen demiryolları, TCDD’de yönetime gelen bürokratların karar ve uygulamaları sonucu yurttaşların korkarak kullanmak zorunda olduğu bir sisteme dönüşmüştür.
Pamukova’dan Tavşancıl’a, Çorlu’dan Marşandiz’e kadar, onlarca yurttaşın yaşamını yitirmesine, yüzlercesinin yaralanmasına neden olan faciaların sorumlusu olan bir yönetim anlayışı sonucu bugünlere gelinmiştir.
Uzunca bir zamandır yandaş sendikanın üye ve yöneticilerinin liyakatsız bir şekilde atandığını ve son dönemde artan bir şekilde pek çok üst kademe yöneticinin yine liyakata aykırı bir şekilde atandığına tanık olmaktayız.
Demiryolu hakkında en ufak bilgisi olmayan kişilerin sırf siyasi saiklerle atanmasını kaygıyla izlemekteyiz.
Bizler demiryollarının bilimle, liyakatla, tecrübeyle anılması gereken bir kurum olduğunu söyledikçe bizlere inat, bilimden uzak bir yaklaşımla liyakatsiz atamaların yapılmasına şahit olmaktayız.
TCDD yönetimi; yasaları, yönetmelikleri hiçe sayarak kuruluşumuzdaki en alt kademelerdeki atamalara kadar müdahale etmesi bu pervasızlığın geldiği boyutu göstermektedir.
Sendikamız BTS; üyelerinin hak ve çıkarlarını korumakla birlikte demiryollarının içinde bulunduğu bu olumsuz tablo karşısında gerçek sendikacılık yapan, demiryollarının gelişimi için mücadele eden bir yerde durmuş, gerektiğinde kurum yöneticileri ile yaptıkları görüşmelerde yapıcı bir tarzda görüş ve önerilerini sunarken, gerektiğinde de yanlışlar karşısında uyarılarda bulunmuş ve bu kapsamda basın yayın organları üzerinden Sendikamızın yaklaşımlarını cesaretle paylaşmıştır.
BTS, kamu emekçilerinin gerçek sesi olan KESK’in onurlu bir üyesi olmakla birlikte Uluslarası Taşımacılık Çalışanları Federasyonu(ITF) ile Avrupa Taşımacılık Çalışanları Federasyonunun(ETF) üyesi olarak onlarca yıllık geçmişi olan bir sendikadır.
Bugüne kadar Sendikamıza ve Sendikamız nezdinde üyelerimize pek çok saldırıyla karşı karşıya kalmıştır. Ancak her saldırı karşısında direnmekten, doğru bildiği noktadan bir adım geri atmadan mücadelesini sürdürmüş, yaşamın her alanında ulusal ve uluslararası alanda her türlü yanlış karşısında dayanışma göstermekten geri durmayan bir çizginin savunucusu olmuştur.
Bu saldırıyı da aynı kararlılık ve dayanışma duygusuyla püskürteceğini herkesin bilmesini istiyoruz.
Sendikamız tarafından üyemizin sürgün edilmesi üzerine TCDD Genel Müdürü ve TCDD Trafik ve İstasyon Yönetimi Dairesi Başkan Vekili ile yaptığımız görüşmelerde sorunun çözümüne yönelik bir adım atılmamış ve rotasyon adı altındaki bu hukuksuz görevlendirmenin arkasında durmuşlardır. TCDD Genel Müdürlüğü yasa ve yönetmeliklere aykırı bu işlemi yaparak suç işlemektedir.
Buradan bir kez daha sesleniyoruz. Yapılan bu yanlış uygulamadan bir an önce vazgeçilerek işlemin iptalini istiyoruz. Aksi takdirde bu hukuksuz uygulamanın sorumluları hakkında Sendikamız tarafından suç duyurusunda bulunulacak olup, bundan sonraki süreçte BTS olarak meşru temelde her türlü mücadelemizi sürdürüp eylem ve etkinlikler düzenleyeceğimiz bilinmelidir.
Yorum yazabilmek için oturum açmalısınız.