2020 Yılı Gıda Sorunu Yaşanmaması İçin Neler Yapılabilir?
Corno Virüs salgını sebebi ile ülke içi ve ülkeler arası seyahat, tatil ve konaklama alışkanlıkları değişecektir.
İstanbul, Ankara gibi büyükşehirlerden ve dış ülkelerden Antalya ve bölgesine gelen turist sayısının azalacaktır. Geçiş yıllarda kurulmuş olan işgücü ve tüketim dengesi de değişecektir.
Turist sayısının azalması ile Antalya ve bölgesinde yetiştirilen gıda ürünlerin değerlendirilmesi ve sevk edilmesi gerekecektir.
Yerli turizmin azalması ile birlikte;
1-) İstanbul ve Ankara Büyükşehirleri başta olmak üzere, yaz döneminde gıda ihtiyacı geçmiş yıllara göre daha fazla olacaktır. (Bu iki şehir Türkiye nüfusunun yaklaşık yüzde 20 sini barındırmaktadır)
2-) Ege ve Akdeniz bölgelerinde gıda tüketimi azalacaktır.
Sadece Antalya ilinde kayıtlı yatak kapasitesi 600.000 dir. Turizm çalışanları ve yazlıkçılar da dahil edildiğinde yaz döneminde ülkemizin Kuzey-Güney istikametinde hareketin ne kadar fazla olduğu açıktır.
3-) Bu bölgelerde gıda ve hayvancılık ile geçinen halk, ürünlerin pazarlamakta-sevk etmede sorun yaşayacaktır. Oteller ile yıllık anlaşması olan üretici zor durumda kalacaktır. Gıda paketleme toplama işlerini yapanlarının sağlıklarını kaybetmeden çalışması sağlanmalıdır.
4-) Seracılık, tavukçuluk ve besicilik ile geçimini sağlayan kişilerin üretimi durdurması ülkemizin gıda güvenliğini tehlikeye atabileceği için teşvik ve destekler acilen belirlenmelidir. Otel işletmecilerinin üreticilere olan borçlarının takibi devlet tarafından yapılmalıdır.
5-) Bu ürünleri sevk ve dağıtımı için şimdiden önlem alınmalıdır. Özellikle İstanbul ile için Trakya bölgesinden gıdaların ucuz nakli için demiryolundan faydalanılmalıdır. Besicilik yapılan Erzurum-Kars bölgesinden et ve et ürünlerinin ucuz nakli için de demiryolu kullanılabilir.
6-) Konya- Karaman arasında bitirilemeyen demiryolu hattı daha önem kazanmıştır. Gıdaların hızlı ve ucuz sevki için acilen bitirilmelidir. Güzergahın uzatılması ile ilgili planda da gerçekleştirilmelidir.
7-) Özellikle yaz döneminde gıdaların sıcaktan daha fazla etkilenmemesi için, sevkiyat ve dağıtım hızlandırılmalı. Semt pazarlarının tren istasyonlarına yakın noktaları kurulması ve semt tren istasyonlarına gıda sevkiyatı planı yapılmalıdır.
Bahar ve yaz döneminde gıdanın ucuz temini için gıda üreticileri ile yıllık sözleşme yapılmalı, alım garantisi verilmelidir.
Bu ürünlerin ülkemizin Kuzeyine nakli ve dağıtımı için şimdiden planlama ve alternatif dağıtım yöntemleri değerlendirilmelidir. İstanbul gibi mega bir şehrin gıda dağıtımının az sayıda bulunan hal binaları aracılığı ile yapmak yerine, daha fazla noktadan tercihen demiryolu istasyonlarının bulunduğu yerlerde yapma alternatifi değerlendirilmelidir.
2015 yılında bitirileceği açıklanıp, halen bitirilemeyen Ankara-Sivas, Konya-Karaman, Bursa hızlı tren projelerine şimdi daha fazla ihtiyaç olduğu kesindir. Bu hatlar hızlı tren için projelendirilmiş olsa bile, ülkemiz için, yük taşımacılığının da en az yolcu taşımacılığı kadar büyük önem taşıdığı gerçektir.
Hastaların topluca farklı yerlere nakli için, hızlı trenlerin ambulans gibi kullanıldığı örneklerini görmekteyiz. Demiryolu yolcu ve yük taşımacılığı alt yapısı güçlü olan ülkelerin, acil durum eylem planlarına bu gücü dahil ederek, krizlerden daha kolay çıktığını görüyoruz.
Demiryolu yük taşımacılığı, kamyon veya tır ile yapılacak taşımaya göre daha az personel ile yapılacağından, hastalığın taşınması ve yayılması riskini de azaltacaktır. Halkın gıda ihtiyacının ucuz ve hızlı temini için, demiryolu gıda taşımacılığına alt yapısı hazırlanmalıdır
Göksel Genç
Yorum yazabilmek için oturum açmalısınız.