Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara-Niğde Otoyolu Açılış Töreni’ne katıldı. Ankara-Niğde Otoyolu Haymana Gişeleri mevkiinde düzenlenen törende konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, otoyolun Türkiye’ye ve millete hayırlı olmasını diledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yap-işlet-devret modeliyle ülkeye kazandırılan ve toplam uzunluğu 330 kilometre olan yolun bugün bir ve üçüncü kesimlerini hizmete aldıklarını söyleyerek yolun ikinci kesiminin de yıl bitmeden trafiğe açılacağını bildirdi.
“HİZMETE AÇILAN BU PROJEYLE TRAFİK AKIŞI HIZLI, KONFORLU, GÜVENLİ ŞEKİLDE SAĞLANACAK”
Marmara-Karadeniz ve Akdeniz bölgelerini birbirine bağlayan bu güzergâhın, Avrupa-Kafkasya-Asya transit koridorunun da önemli bir parçası olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Edirne’den otoyolu kullanmaya başlayan bir aracın bu yolun tamamen hizmete açılmasıyla hiç şehir içine girmeden Şanlıurfa’ya kadar gidebileceğini ifade etti. İstanbul üzerinden de İzmir ve Aydın’a kadar otoyolu kullanarak gitmenin mümkün olduğunu aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, ihalesi geçen aylarda yapılan kesimin bitmesiyle bu güzergâhın önce Denizli’ye daha sonra Antalya’ya kadar uzanacağını bildirdi.
Marmara Denizi’ni çepeçevre saran otoyolun ve Çanakkale Köprüsü’nün tamamlanmasıyla ülkenin en yoğun insan ve araç trafiğinin yaşandığı bölgelerin ulaşım sorununun tamamen çözüleceğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ankara-Niğde Otoyolu’nun işte bu büyük ağın en kritik parçalarından biri olduğunu kaydetti.
Hizmete açılan bu projeyle trafik akışının hızlı, konforlu, güvenli şekilde sağlanması yanında pek çok ekonomik fayda da görüleceğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Mevcut yolda, 317 kilometreyi dört saat 14 dakikada kateden bir sürücü, otoyolu kullandığında 275 kilometre giderek iki saat 22 dakikada aynı noktaya ulaşabilecektir. Hesaplamalara göre yılda bu otoyol sayesinde ülkemizin vakitten 885 milyon lira, akaryakıttan 743 milyon lira olmak üzere toplamda 1 milyar 628 milyon lira kazancı olacaktır. Kazaların azalmasıyla can ve mal güvenliğinin artması bir diğer önemli faydadır. Tuz Gölü, Derinkuyu, Göreme, Kapadokya gibi önemli turizm merkezlerimize erişimin kolaylaşması bu alanda da ülkemize ciddi katkılar sağlayacaktır. Güzergâh boyunca dikilecek 6,5 milyon bitki ve 1,1 milyon metrekare çimlendirmeyle bozkır ikliminin hâkim olduğu bu bölgenin çehresi de değişecektir. Yoğun bir şekilde inşallah ağaçlandırma, çimlendirme bunları da yapmamız lazım.”
“KALKINMANIN VE GELİŞMENİN TEMEL ALT YAPILARINDAN BİRİ DE ULAŞIMDIR”
Döşenen fiber iletişim ağı, sensörler, kameralar, veri ve kontrol merkezi vasıtasıyla akıllı yol olarak tasarlanmasının, Ankara-Niğde Otoyolu’nun bir diğer özelliğini teşkil ettiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Eskiden tamamen insan gücüyle yapılan pek çok işlem, bu yolda akıllı ulaşım sistemi tarafından gerçekleştirilecektir. Trafik yoğunluğundan buzlanmaya, bakım onarım ihtiyacından ileride akıllı araçların kullanımına imkân sağlayacak altyapısına kadar pek çok özelliğiyle bu projeyle geleceğin yolunu inşa ettik” bilgisini verdi.
Yatırım tutarı, işletme süresi ve garanti ücret mukayesesi yapıldığında otoyolun devlet açısından da oldukça karlı bir yatırım olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, otoyolun ülkeye kazandırılmasında emeği geçen tüm kurumları, yüklenici firmaları, mühendisinden işçisine herkesi tebrik etti.
Kalkınmanın ve gelişmenin temel alt yapılarından birinin de ulaşım olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İnsan ve yük taşımacılığının güvenli, hızlı, ekonomik şekilde yapılamadığı bir ülkede kalkınmayı gerçekleştirebilmek de vatan sathına yaymak da mümkün değildir. Bunun için ulaşımda ‘gitmediğin, gidemediğin yer senin değildir’ anlayışıyla en doğusundan en batısına, en kuzeyinden en güneyine kadar ülkemizin her karışını erişilebilir kılmak amacıyla yola çıktık” diye konuştu.
“DENİZ YOLUNDA DA İNŞA HÂLİNDEKİ DEV LİMANLARIMIZLA ÜLKEMİZİN ÖNÜNDE YEPYENİ BİR DÖNEMİ BAŞLATIYORUZ”
Özellikle kara yolu, hava yolu, demir yolu taşımacılığında ülkeye âdeta çağ atlattıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Deniz yolunda da inşa hâlindeki dev limanlarımızla ülkemizin önünde yepyeni bir dönemi başlatıyoruz” dedi.
Bugünkü açılışla ülkeye son 18 yılda kazandırdıkları yeni otoyol mesafesinin bin 581 kilometreyi bulduğunu aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, böylece daha önceden devraldıkları, bin 714 kilometrelik otoyolla ülkenin toplam otoyol uzunluğunun 3 bin 295 kilometreye ulaştığını bildirdi. Bölünmüş yollarda çok daha parlak bir fotoğraf ortaya çıkardıklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Bölünmüş yol uzunluğumuzu göreve geldiğimizde 6 bin 100 kilometreyle aldık. Yani 79 senede 6 bin 100 kilometre. Biz buna 21 bin 400 kilometre ilave ettik. Toplam 27 bin 500 kilometreye yükselttik. Nereden nereye? Ülkemizin toplam yol ağı da 68 bin 429 kilometreyi buluyor. Son 18 yılda inşa ettiğimiz 361 kilometre uzunluğundaki 3 bin 261 köprüyle ulaşımın daha sağlıklı ve ekonomik olmasını temin ettik. Aynı şekilde bu dönemde uzunluğu 483 kilometreyi bulan 315 tüneli hizmete alarak zor coğrafyalarda ulaşımın hızlı ve güvenli şekilde işlemesini sağladık. Sadece şu son koronavirüs salgını döneminde açtığımız ve inşasını sürdürdüğümüz projeler dahi ülkemize ulaşım alanında kazandırdığımız hizmetleri göstermeye yeterlidir. Son altı ayda Kuzey Marmara Otoyolu’nun Kınalı-Çatalca arasını 9 Martta, Trabzon şehir geçişi Kanuni Bulvarı yolunun önemli kesimini 22 Nisanda, Çanakkale Köprüsü kulelerini 16 Mayısta, Başakşehir Çam ve Sakura Hastanesi’nin bağlantı yollarını 20 Mayısta, Botan çayı beğendik köpürsünü 11 Temmuzda, Amasya çevre yolunu 25 Temmuzda hizmete açtık. Durmak yok, yola devam. Koronavirüs filan engellemiyor, devam edeceğiz.”
“BİZİM İŞİMİZ ESER SİYASETİDİR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının devamında terör örgütünün engellemek için yapmadığını bırakmadığı Cudi Dağı tünellerinin inşasının tamamlandığını, aynı şekilde terör örgütünün yapımına engel olmaya çalıştığı Ilısu Barajı’nı da bitirdiklerini anımsattı.
Son iki yılda yürütülen çalışmalar hakkında bilgi veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2018’de Ovit Tüneli’ni, Gümüşhane Çevre Yolu’nu, Trabzon Kaşüstü Kavşağı alt geçidini, 2019’da Ordu Çevre Yolu’nu, İstanbul-İzmir Otoyolu’nu, Derevenk Viyadüğü’nü, Mimar Sinan Organize Sanayi Bölgesi köprülü kavşağı ve bağlantı yollarını, Kayseri Boğazköprü ve bağlantı yolunu, Konya Çevre Yolu’nu, Çorlu Çevre Yolu’nu, Menemen-Aliağa-Çandarlı otoyolunu hizmete açtıklarını anlattı. Ayrıca yeni projeleri de yakından takip ettiklerinin altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “1915 Çanakkale Köprüsü’nün her aşamasında bizzat orada bulunduk. Hedefimiz 2022’nin 18 Mart’ında bu köprüyü hizmete açmaktır” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, kimi belediyelerin başlattığı ancak akim bıraktığı bazı projeleri de Bakanlıklar aracılığıyla devam ettirdiklerini belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: “Bunlardan biri de Adana için sembol olan bir eser olacağına inandığım Seyhan Barajı’nın hemen yanı başındaki köprüdür. Fiziki gerçekleşmesi yüzde 47 seviyesinde olan bu köprünün kalan kısımlarını 530 milyon lira maliyetle Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığımız tamamlayacaktır. Ayrıca köprü giriş ve çıkışlarındaki kavşaklar da yine Bakanlığımızca inşa edilecektir. İnşasına ‘Devlet Bahçeli Köprüsü’ adıyla başlanan bu eserin adını Sayın Bahçeli’nin talebiyle 15 Temmuz Şehitler Köprüsü olarak belirledik ve bu şekilde de inşallah bitireceğiz. Görüldüğü gibi durmak yok, yola devam. Bu anlayışla çalışmaları sürdürüyoruz. Hep söylediğimiz gibi bizim siyasetimiz hizmet siyasetidir, bizim işimiz eser siyasetidir, bizim işimiz şu gök kubbede hoş bir sada bırakma siyasetidir.”
“TÜRKİYE’Yİ HER ALANDA HEM KALKINDIRDIK HEM SİYASİ VE EKONOMİK OLARAK GÜÇLENDİRDİK”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçildiği günden beri her anlarının hizmetle geçtiğini, İstanbul’daki başarılarının ardından da milletin kendilerine ülkenin yönetimini tevcih ettiğini ifade ederek şunları kaydetti: “Başbakan ve Cumhurbaşkanı olarak sorumluluk üstlendiğim 18 yıldır Türkiye’yi her alanda hem kalkındırdık hem siyasi ve ekonomik olarak güçlendirdik. Bugün her alanda başı dik bir Türkiye varsa bunu 18 yıldaki başarılarımıza borçluyuz. Eskilerin ‘düt demeye dudak gerek’ diye bir sözü var. Türkiye’nin özellikle son yedi yılda maruz kaldığı bunca iç ve dış fırtınadan sağ salim çıkması daha da önemlisi bölgesel ve küresel bir güç hâline gelmesi demokraside ve ekonomide ülkemizi getirdiğimiz seviye sayesindedir. Türkiye’nin boynundaki siyasi boyundurukları kırıp attık. Türkiye’nin ayaklarına takılan ekonomik prangaları parçalayıp bir kenara fırlattık. Türkiye’nin geleceğini ipotek altına alan korkuları çiğneyip geçtik. Kendine güvenen, kendine inanan, potansiyelini ve gücünü kendi hedefleri, çıkarları, planları doğrultusunda kullanan bir ülke inşa ettik. Bir Türkiye inşa ettik. Kimsenin parmak sallayarak konuşamayacağı, kimsenin had bildirmeye teşebbüs edemeyeceği, kimsenin üzerinde pervasızca operasyonlar yürütemeyeceği bir Türkiye kurduk.”
Türkiye’nin savunma sanayinde kendi kendine yeterliliğini her geçen yıl artıran bir ülke olarak kimseye minnet etmeden güvenliğini sağlayacak bir konuma geldiğine dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bugün Doğu Akdeniz’de, güney sınırlarımızda ve daha pek çok yerde Türkiye’nin ağırlığı bu derece belirgin hissediliyorsa gerisinde sahip olduğumuz siyasi, ekonomik, askerî güç vardır. Karadeniz’de keşfettiğimiz doğal gaz rezervi ve hâlen süren diğer çalışmalarımız enerji alanında ülkemizi birinci lige terfi ettirebilecek zenginliktedir” değerlendirmesinde bulundu.
“TÜM HİZMET ALANLARINDA GELİŞMİŞ ÜLKELERİN DAHİ GIPTAYLA TAKİP ETTİĞİ BİR ALTYAPIYA SAHİBİZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, siyasi olarak “yok hükmünde” kabul edilen bir devletten tüm denklemlerde kritik role sahip bir ülke seviyesine çıkıldığını vurgulayarak şöyle konuştu: “Pek çok uluslararası platformun aranan, takip edilen, sözüne ve tavrına göre pozisyon alınan ülkesi konumuna yükseldik. Ekonomik olarak üç kuruşluk tuzaklarla yerle yeksan edilen zayıf bir yapıdan ardı adına onlarca saldırıyı göğüsleyerek 2023 hedeflerimize yürümeye devam ettiğimiz bir yere geldik. Eğitimden sağlığa, ulaşımdan enerjiye kadar tüm hizmet alanlarında gelişmiş ülkelerin dahi gıptayla takip ettiği bir altyapıya sahibiz. Salgın döneminde pek çok ülkenin sağlık sistemi tüm unsurları ile çökerken biz vatandaşlarımıza en iyi hizmeti ücretsiz olarak verdik. İş vereninden çalışanına, esnaf sanatkârından, garip gurebasına kadar toplumun her kesimini destekleyerek, ekonomik ve sosyal dengelerin güçlü kalmasını sağladık. Velhasıl milletimizin gönlündeki yerimize öyle kuru lafla, mugalatayla, yalanla, iftirayla, içi boş şovlarla değil; yaptığımız hizmetler, inşa ettiğimiz eserler, elde ettiğimiz neticelere sahip olduk. İnşallah aynı anlayışla bu yola devam edeceğiz.”
Yorum yazabilmek için oturum açmalısınız.